4. LUKA PAZARI 14.10.2018
(Pavlus’tan Titus’a Mektup 3: 8-15)
(Efesliler 6:10-17)
Aziz Pavlus’un Efeslilere mektubundan bu Havarisel okumada, Hıristiyanların
savaş için ihtiyaç duyduğu zırh takımının ilham verici bir tasvirini
görüyoruz. Elbette, Aziz Pavlus'un sunduğu örnekler manevidir, bir
hristiyanın manevi savaşında etkinliği amaçlanır. Çünkü Hristiyanın
değişmez bir düşmanı var, Şeytan, o hileleriyle insanları aldatmaya
ve onları Mesih'ten uzaklaştırmaya çalışıyor. Bu tehlikenin
büyüklüğünü kavramamıza yardımcı olmak için, Aziz Petrus ekliyor: “…Düşmanınız
İblis kükreyen aslan gibi yutacak birini arayarak dolaşıyor” (1.
Petrus 5:8). Bu nedenle Aziz Pavlus, bir general gibi, askerleri
için “Tanrı'nın bütün zırhını kuşanın” diye çağırıyor. Bu, şeytan
geldiğinde onun saldırısına dayanabilin diye. Sağlam kalabilmek için
gerekli her tedbiri almak ve savaşma pozisyonunda sabit kalmak, kötü
günde dayanabilmek, gerekli her şeyi yaptıktan sonra yerinizde
durabilmek içindir. (13. Ayet)
O zaman, bir Hristiyanın ne tür silahları kuşanması gerekiyor?
Bunların hepsi bugün dediğimiz gibi “savunmacı”
silahlardır. Aziz Pavlus şöyle belirtiyor:
-“Belinizi gerçekle
kuşatın” (14. Ayet) Herkes, savaşçının ya da askerin bütün
cephanelerinin büyük kemerlerinden sarktığını bilir. Bu nedenle Aziz
Pavlus, gerçeklere olan inancın Hıristiyan için hayati öneme sahip
olduğuna dikkat çekiyor, böylece
kendini doğru bir şekilde
donatabilir
ve
diğer
silahlarını
da
koruyabilir.
Eğer
ki
bir
hristiyan
Müjde’nin
Gerçeğini
ve
Kilise’nin
dogmatik öğretilerini
bilmiyorsa ve gerçek bir inanca sahip değilse,
diğer
manevi
silahlara
nasıl
sahip
olabilir
ya
da
onları
nasıl
koruyabilir? Bu imkansız! Bu nedenle, gerçek, mutlak bir gerekliliktir.
-“göğsünüze doğruluk
zırhını takın”(14.
Ayet). Tanrı
dürüsttür ve dürüstlüğü sever. Yani siz de haksızlıklardan
kaçınmalısınız ve asla kelime veya eylemle kimseye karşı
münasebetsiz olmayın. Doğru olanı söyleyin, doğru olanı bildirin ve
doğru olanı savunun. Yanlış bir şey görürseniz, bunu durdurmak için
mümkün olan her şeyi yaptığınızdan emin olun. Sizin çıkarlarınıza
aykırı olsa bile, adalet hayatınızın kuralı olsun. Aziz Petrus,
Tanrı'nın iradesinde “doğruluk için yaşamak” gerektiğini söylüyor (bkz.
1. Petrus 2:24). Eğer dürüstlük ile zırhlanırsak, kötülük bizi
incitemez.
-“ iman kalkanını alın.” (16. Ayet). böylece aklınızı herhangi bir
şüpheli düşünceden koruyabilirsiniz. Bugünkü askeri kask gibi eski
savaşçıların miğferi, başı herhangi bir ölümcül saldırıya karşı
korumaktı. Aynı şekilde, Mesih'i takip eden Hıristiyan için kurtuluş
vaadleri kesin olup, onları ruhsal yaşamı bozabilecek düşüncelerden
korur.
-“ Kurtuluş miğferini ve Ruh’un kılıcını,
yani Tanrı sözünü alın.”
(bkz. 17. Ayet). Aziz Pavlus, Tanrı'nın sözünün bilgisine büyük önem
vermektedir: “Mesih’in sözü bütün zenginliğiyle içinizde yaşasın.” (bkz.
Koloseliler 3:16). Kutsal İncil'den biliyoruz ki, İsa'nın kendisi,
bir insan olarak, vaftizinden sonra dağda ayartıldı ve Kutsal
Yazılar'ın sözlerini kullanarak Şeytan'a karşı zafer kazandı. Aynı
şekilde, Hıristiyan savaşçı, Tanrı'nın sözlerini iyi bilerek, her
türlü zafere karşı zafer kazanmayla sonuçlanır.
Pavlus'un Hıristiyan'a da önerdiği diğer
bir önlemli manevi silahı eklemeliyiz. Savaşçılar güvenli ve kolay
koşabilmek için ayaklarının üzerinde sağlam
ayakkabılar giyerler, yani siz de İsa'nın getirdiğini “ayaklarınıza
esenlik Müjdesi’ni yayma
hazırlığını giymiş olarak yerinizde durun” (15. Ayet) diyor. Bu
şekilde, sadece kendimizi değil, herkesi de kargaşaya sürüklemek
isteyen kötü ayartmacıdan koruyoruz.
Kardeşlerim! Düşmanımız şeytan gerçektir
ve bizi Mesih'ten uzak tutmamız ve bizi esir etmesi için bizi sinsi
yollara saldırma fırsatını kaçırmaz. Bu nedenle, kendimizi silahsız
ve savunmasız bırakmayalım. Büyük mücadeleci Pavlus'un bize
tavsiyede bulunduğu Tanrı'nın zırhını, hevesli bir şekilde ele
geçirelim. Bu şekilde, ruhsal mücadelede Mesih'in gücü ile, biz
muzaffer olacağımızdan emin olabiliriz!
Amin.
|