RUM PATRİKHANESİ
PİSİDİA, SİDE VE ANTALYA METROPOLİTLİĞİ
PİSİDİA METROPOLİTİ SOTİRIOS’UN PASKALYA MESAJI
“Ellerimizde yanar meşalelerle, bir güvey odasından çıkar gibi mezarından çıkan Mesih’e yaklaşalım ve bayramsal melekler dizisiyle Tanrı’nın kurtarıcı Paskalyasını kutlayalım.” (Ode 5)
Sevgili kardeşlerim,
Bugün Kutsal Diriliş Bayramımızı kutlar, ellerimizde yanar meşalelerle bir güvey odasından çıkar gibi mezardan çıkan Dirilmiş Mesih’le buluşuyoruz!
Ölümden daha fazla acı verici hiç bir şey yoktur. Yaşam için yaratılmış olan insanoğlu kendi hür isteğiyle günahı ve ölümü seçti. Kurnaz şeytana uydu ve -ilahinin sözleri gibi- bunun sonucu kaçınılmaz ölümün dayanılmaz acısı ve Ölüler Diyarının bağlarıyla tutuklanmasıydı.
O andan itibaren ve Tanrı’nın Oğlu ve Sözünün beden almasına, acı çekip Dirilişine kadar şeytanın hükmü bütün insanların üstünde mutlak oldu. Hiç kimse hiç bir zaman olümden kaçınamadı ve insnoğlunu ölümden kurtaracak hiç kimse bulunmadı.
Ama “Mesih, bizleri Tanrı'ya ulaştırmak amacıyla doğru kişi olarak, doğru olmayanlar uğruna, günahlar için kurban olarak, ilk ve son kez öldü. Bedence öldürülmüş, ama ruhça diriltilmiştir. Kendisi ruhta gidip bunları zindanda olan ruhlara da duyurdu.” (1. Petrus 3:18-19)
İşte bugün tam Mesih’in yerine getirmiş olduğu görevi, netekim dünyanın kurtuluşunu kutluyoruz. “İsa ölümün acısını yok etti, üçüncü gün dirildi, dirilerin ilki oldu, ve böylece insanoğluna diriliş yolunu açtı.” (B.Vasilios’un yazdığı Litürjik Ayin Metninden alıntı) Biz de bugün ve Diriliş Bayramı devresi süresince sürekli “Mesih ölümden dirildi; ölümü ölümle yendi ve mezardakilere yaşam hediye etti” ilahisini tekrarlayarak aynı şeyi ilân ediyoruz.
Şöyle düşünelim : tutuklu, ölüme veya yaşam boyu tutuklu kalmaya mahkûm birisi, lûtuf buluyor, bağışlanıyor, salıveriliyor ; artık hür yaşayabilir! Geçici bir süre için de olsa ölümden kurtulmasına ne kadar sevinmiştir. Dirilmiş Mesih’in lûtfunu alıp da ölümün bağlarından ebediyen kurtulmuş olduklarını bilen imanlıların sevinci anlatılamayacak kadar büyük değil mi?
Rabbimiz bir kerede ve kesinlikle ölümü çiğnedi ve şeytanın gücünü yok etti, dolayısıyla biz de ölülerin dirilişini daima bekliyor ve ikrar ediyoruz: “Beklerim ölülerin dirilişini ve gelecek çağén yaşaméné.”
Mesih’in Dirilişi ve kendi dirilişimizin beklentisi açısından yaşama bakılırsa ürkeklik, korku, üzüntü, avutulmaz hüzün ve çaresizlik bizi ezemez. Çünkü ölüm çıkmazına çıkar yol gösteren Mesih, hayatımızın aksilik ve sıkıntılarında yanımızdadır ve Kendisi bizi üzücü durumlardan kurtarandır.
Öyleyse, “Kral ve Kraliçe; Bayramların Bayramı ve Mesih’i sonsuza kadar kutsadığımız Şenlikler Şenliği olan bu seçilmiş ve Kutsal Günde” (8.ode) biz de sevinip coşalım! Meleklerle birlikte durmaksızın ölülerden dirilmiş Rabbimizi yüceltelim ve övelim.
Aynı zamanda yüreğimizde tüm kardeşlerimizi sığdıracak kadar yer açalım; af dileyip herkesi affedelim, öyle ki Dirilmiş Mesih’in sevgisi aramzda hâkim olsun. Ve birlikte Diriliş Bayramı’nın sabah ve akşam duasında okunan ilahiyi söyleyelim:
“Bugün Dirilişin günüdür, bayram için ışık saçalım ve birbirimizi kucaklayalım. Ey kardeşler, bizden nefret edenlere bile şöyle diyelim: Diriliş günü her şeyi affedelim ve böylece haykıralım: Mesih ölümden dirildi; ölümü ölümle yendi ve mezardakilere yaşam hediye etti.”
Bunları düşündükçe sevgiyle coşan kalbimden size “Mesih Dirildi!” selamını veriyorum ve yüreğimin derinliklerinden Kutsal Paskalya Gününü, üzüntü kesici ve mübarek bir gün olarak Dirilmiş Mesihimizin sevinciyle dolup taşan paklanmış ve barışçıl kalplerle kutlamanızı diliyorum.
Antalya, Kutsal Diriliş Bayramı 2014
Pisidia, Side ve Antalya Metropoliti Sotirios